1994 Dünya kupası öncesi Kolombiya Güney Amerika Grubu eleme maçlarını ilk sırada tanımlarken kupanın favorileri arasında gösterilecek kalibrede maçlara imza koyuyordu.Buenos Aires'te Arjantin karşısında alınan 5-0'lık galibiyet ise beklentilere zirve yaptırıyordu. Kolombiya 1992-1994 arasında oynadığı 25 milli maçta yenilgisiz ve sadece 4 beraberlikle ilgi çeken bir performansa sahip.Kolombiya'nın futbol hamlesinde şüphesiz Pablo Escobar , Fidel Castano gibi uyuşturucu baronlarının 1980'li yılların son döneminde Medellin , Atletico Nacional , Cali gibi takımları uyuşturucu parasını aklamak için dışarıdan finanse etmesi ve özellikle Pablo Escobar'ın gerek oyun sahası , gerekse malzeme olarak futbola sağladığı ekonomik katkı ile önce Atletico Nacional'in Libertadores şampiyonluğu akabinde ise fuıtbola yapılan tesisi yatırımı ile yetisen uluslararası çapta oyuncuların varlığı ile Kolombiya milli takımı 90'lı yıllarda önemli noktaya gelmişti. 1992 yılı ile birlikte Kolombiya hükümeti , Amerika başta olmak üzere bir çok devletin Pablo Escobar'ın kokain imparatorluğunun çökertilmesi husunda yaptığı baskılara ve Escobar'ın yönettiği Medellin kartelininin tüm Kolombiya'da başlı başına hükümet gibi hareket etmesi ile dönemin başbakanı Cesar Gaviria tarafından hakkında yakalama emri çıkartıldı. Bu dönemde Pablo Escobar'a karşı oluşturulan PEPES ( Pablo Escobardan Zarar Görenler Birliği ) ve hükümetin yaptığı baskı sonrası Pablo Escobar Medellin'e 18 km mesafede bir ceza evine teslim oldu.Burada ceza evinde görünen Escobar, aslında kendi imparatorluğunu devlete ait bir alanda devletin personelini kendi yanına çekip güçlendirirken ceza evi içerisine kurdurduğu futbol sahasında milli oyunculara futbol maçları dahi yapar konumdaydı. Kolombiya milli takım temelini oluşturan Atletico Nacional'in sahibi olan Baron Escobar tüm Kolombiya milli takımı oyuncuları üzerinde ağırlığı olan bir isimdi. 1993 yılında Kolombiya milli takım kalecisi Higuita, Medellin cezaevinde Pablo Escobar'ı ziyaretten çıkarken medya tarafından görüntülenip bir röpörtaj verince hükümet tarafından adam kaçırma ve çete oluşturma suçu ile hapis cezasına çarptırıldı. Pablo Escobar Medellin ceza evinde hükümet tarafından cezasını kalanını tamamlaması adına Amerika Birleşik devletlerine teslim edileceğin haber alınca ceza evinden kaçarak , kaçak hayatı yaşamaya başladı .Amerika ve Kolombiya silahlı kuvvetlerince desteklenen Fidel ve Carlos Castona kardeşelerin idaresindeki Pepeler oluşumunun takibi ve yakın çevresi ve ailesine karşı düzenlenen operasyonlar sonrası çatışmaya giren Escobar öldürüldü. Pablo Escobar'ın kaçak süreci ve ölümü sonrası Kolombiya'da güvenlik ortadan kalkarken karteller arasında dizginleri ele alma savaşı caddelerde olaylı günleri ve kaosu ateşliyordu.
Kolombiya başbakanı Cesar Gavria , Kolombiya'nın bozulan imajını toparlaması için milli takıma güveniyor ve oyuncularla bir çok kampanya düzenliyordu. Kupa öncesi milli takım oyuncuları ve teknik direktör Maturana kadro seçimi konusunda tehditler alıyordu.22 Haziran 1994 günü Rose Bowl stadını dolduran 90 bin kişi ev sahibi Amerika Birleşik devleteri ile şampiyona öncesi önemli favoriler arasında görülen Valderamma , Rincon ,Aprilla ,Valencia gibi isimlerin mücadele ettiği Kolombiya karşısına A grubunun ikinci maçına çıkıyorlar. Kolombiya ilk maçta Hagi'nin ağırlığını koyduğu maçta ceza evinde olduğu için kadroya alınamayan Rene Higuita'nın yerine milli takım kalesine seçilen Oscar Cordoba 'nın uzaydan yediği golle 3-1 yenilerek şok giriş yapmıştı.İlk kaybedilen Romanya maçı sonrası bu tehditler öylesine ileri noktaya gitmişti ki milli takımın kamp yaptığı hotelde kapalı devre televizyon sistemi kurarak oyuncuları televizyon ekranlarından tehdit etmeye dek götürdüler. Bu tehditlerin ardında her biri takım sahibi olan kartellerin kendi oyuncularını oynatarak ön plana çıkartmak arzusu önemli rol oynuyordu. İlk maç performansı yüzünden Gabriel Gomez'in kadrodan çıkartılamsı istenirken oyuncunun abisi silahlı saldırı sonrası öldürüldü. Bu psikolojik harp ortamında kupada var olmaya çalışan oyuncular için turnuva aslında başlamadan bitmişti Kolombiya milli takımı illi takım içinde oluşan psikolojik yıkım ve oyuncuların dünya kupasından ziyade ülke içinde her eydanda patlayan bombalar ile birlikte ailelerinin can güvenliğini düşünme mecburiyetine girip olaydan koptukları ortamda , tehditlerin hedef noktası Gabriel Gomez'siz olarak turnuvanın devamını temin etmek açısından oldukça önemli olan mücadeleye evsahibi Amerik Birleşik Devletleri karşısına, çıktılar. Kolombiya baskın girdiği maçta nadir gelişen bir Amerika atağında ilk devre Andreas Escobar'ın kendi kalesine attığı gol sonrası Kolombiya takımı kelimenin tam anlamı ile dağılıp Amerikalı yıldız oyuncu Eric Wynalda'nın bileklerinde oyuncak oluyor. İkinci devre ABD skoru 2-0 taşırken son dakikalarda gelen Antonio Valencia golü sadece skoru 2-1'e taşımaya yetiyor. O dönemlerin en renkli takımı ve turnuvanın şampiyon adaylarından Kolombiya 26 Haziranda son maçında İsviçre karşında kazanmasına karşın elenip ülkesinin yolunu tutuyordu.
Kolombiya kupadan elenirken asıl acı haber 2 Temmuz günü ajanslara düşen haber ile geldi. Kolmbiya tarihinin ilk Libertadoes kupaıs şampiyonu olan Atletico Nacional altyapsında yetişen ve Libertadores zaferinde genç yaşına karşın önemli katkı sağlayan , kupa öncesi İtalyan devi Milan ile prensip anlaşmasıan vararak kariyerini Serie A 'da sürdürme planları yapan defansın kilit oyuncusu Andreas Escobar başkent Medellin'de arkadaşı ile bir barda silahlı saldırı sonucu öldürülüyor.Suçu kendi kalesine attığı gol olan Escobar'ın vücüduna 12 kurşun sıkılarak yaşamına son veriliyor.Katil her kurşun sıkışında Escobar'a karşı ''gooooooooooll'' nidaları ile bağırırken cinayet oldukça ilginç bir hal alıyor çünkü katil tam bir yıl kaçmayı başarıyor. Milli oyuncunun katili 1995 Haziran ayında yakalanıyor. Bodyguardlık yapan Humberto Munoz isimli katil 43 yıl ceza alsada önce 23 yıla düşen cezası , tutuklu bulunduğu sırada gösterdiği hapishane hizmeti ve iyi hal sonrası 11 yıla düşüyor ve 2005 yılında tahliye oluyor.Kolombiya medyası halen asıl katilin Juan Santiago Gallon olduğu ve suçu bodyguard'ın üstlendiğini söylemekte.
Yorumlar