Esmeyen Kasırga Trabzonspor 1-3 Touluse

Trabzonspor, 70'li yıllar ile birlikte futbol sahasında egemenliğini hisstettirmeye başlarken Türk Futbolun da İstanbul hegomanyasına dur diyebilen bir isitikrar abidesi olarak tarflı , tarafsız her kesimin takdişri ve saygısına mazhar olmuştu. Trabzonspor lige ambargo koymasının yanında Türk futbolu'nun şerefli mağlubiyetler döneminden destansı galibiyetler dönemine geçişin de özellikle Avni Aker stadında kazandığı maçlarla çığır açmıştır. Tranzonspor 80'li yılların girişi ile birlikte özellikle Türkiye ligindeki ağırlığını dönem dönem kaybetsede , lig yarışın erken veda partileri düzenlesede her daim Avrupa kupalarında başarılı sonuçlar almaya muvaffak oldu. Liverpool , Barcelona ,Lazio, Aston Villa , Lyon gibi takımların yanısra bir çok orta çapta ekip Avni Aker çimlerinde mağlubiyet hüznünğ tatmıştı. 90'lı yıllar'ın sonu ve milenyum çağı ile birlikte Trabzonspor ligte dönemsel ani parlamalar ve rakiplerinin düşüşleri dışında zirveden uzaklaşan , bir dönemler en başarılı Türk klübü olduğu Avrupa arenasına çıkmakta zorlanan , çıktığı dönemlerde ise mutlak suretle kendine bir intihar bahanesi bulna bir takım halini aldı. Trabzonspor için Avrupa kupalarında uzakta geçen yıllar kura çekimlerinde alt kategorilere gerilemesi ile işlerin çok daha zorlaşamasına sebeb oldu. Bordo Mavili fırtına için sıradanlığa inişin mihenk taşları arasında büyük süpriz Anorthosis ve deplasmanda turu geçme şansını elde edecek kadar sürklase ettiği Dinamo Kiev'e karişı Avni Aker'de kaybedilen iki CL biletidir.
Trabzonspor milenyum ile birlikte genel takım yapısı olarak Gökdeniz , Fatih Tekke , Yattara, Da Silva gibi bireysel yeteneklerin tekeline bağlanann yapısı ile ne 70'lere damga vuran nede 80'ler den 90'lara taşana takımlar gibi milli takım çekirdeğini oluşturan bir kadroya sahip olamadı. Yıldız isimlerin performansları iğle zirve etrafında geizinen Trabzon Gökdeniz , Tolga , Fatih ,Stepanov gibi oyuncuları öenmli rakamlarla satarken geleceğin takımını kurma adı altında her gün çok daha sıradanlığa bürünerek bu günlere geldi. geçmiş dönemlere göre takımın başındaki Broos'un elinde çokta küçümsenmeyecek bir kadro olmasına karşın Avni Akerde oyanayan büyük takım hüviyetini kaybeden Trabzonspor'u Avrupa arenasında bu denli etkisiz ve yetersiz görmek çok üzücü.Savunma problemlerinin yanında birçok sıkıntısı var Bordo-Mavili ekibin. Tjikuzu'nun merkez oyuncu rolüne soyunduğu orta saha nispeten pas yapıyor, Engin top saklama özelliğini kullanarak bir şeyler yapmaya çalışıyor lakin gole gidecek olgunluğa getirilemeyen ataklar ve saha içi agresifliği soru işretleri barındırmakta .
Serkan Trabzonspor'un defans ve hücüm atraksiyonlarında en ağır sorumluluğu taşıyan isim olarak göze çarpmakta. Serkan sağdan yaptığı bindirmeleri , son çizgiye inip içeri kesmeleri ile ve tekrar savunmaya dönüşleri ile çok fazla hırpalanıyor. Adeta 'bütün takım Serkan'dan ibaret' gibi garip bir görüntü ortaya çıkıyor. Toulouse'un Gignac'la bulduğu erken gol sonrası Engin Baytar'ın taşıdığı top ve Song ile gelen gole engel olamasada oyunu soğutup yeniden skor avantajını yakalamakta zorlnamdı. Trabzonspor adına hazırlanan hücüm atraksiyonları son noktaya geldiğinde vuruşu yapacak usta yoksunluğu il heder olurken Tribünleri dolduran uşaklardan kederlenip çile çekiyor. tribünler adresi gösteriyor . Kurtuluş yolunda ilk ilaç Fatih Sultan Tekke. istanbul'un üç büyükleri için dün geceki Touluse sıradan bir rakip kıvamında olacakken trabzonspor'a karşı özellikle ikinci yarıda çok rahat bir oyunla sonrası iki gol daha bularak Avni Aker'den tur biletini alarak ayrıldı.

Yorumlar