Tugay Kerimoğlu Galatasaraylı Olmak Zorunda mı ?

Tugay Kerimoğlu ismi Türk futbolu için saha içi oyunculuk kalitesini ülke içinde ve dışında kabul ettirmeyi başararak uzun soluklu bir kariyer ile taçlandırmayı başararak , uluslararası arenada en bilinen Türk oyuncusu konumuna erişmesi ile bilinir. Trabzonspor alt yapısı ile başlayan futbol kariyeri Galatasaray ile ülke içinde kısa sürede zirve yapana ve genç yaşta kağptanlık mertebesine yükselen Tugay 96 yılında itibaren takım kurgusunda gidilen değişim ile birlikte yavaş yavaş kenara itilmeye başlanırken eski hocası Souness'ın tralebi ile birlikte cesur bhir karar sonrası Rangers ve ardından Blackburn ile futbol yaşamını ülke dışında sürdürerek kendi kariyeri ve Türk futbolu için farklı ufuklar açmıştır.Tugay gerek Galatasaray forması ile yedek kalmaya başladığı , gerekse ülke dışına çıktığı günlerde medyada ve spor camiasında şakşakçıları olan bir isim olmaması sebebi ile ülke dışı denemelerinde başarısızlık zincirleri kuran , Florya kapılarında yönetim ve teknik adamın kadrosunda yer almak adına gözünün içine bakan , klüpsüz kaldığı dönemde dahi türlü sebeblerle milli takım kadrosunda yer almayı başaran , hatta teknik direktörlerin görevden alınmasıan kadar sınırsız yetki sahibi oyuncular kadar medyamız ve spor camiamız içinde yer alamamıştır. Tugay milli takımlar düzeyinde misyonunu tamamladığı açıklayarak , görevini teslim edecek , gerçek anlamda profosyonelliği kavrayıp bunu her platformda deklere edecek kadar önemli bir spor adamıdır. Daha 2-3 ay öncesine dek Tugay için methiyeler dizen bir çok Galatasaraylı milli oyuncunun Maraton da yayınlanan röpörtajında sadece Galatasaraylıyım demediği için Tugay'a karşı cephe almalarını anlayabilmiş değilim.Nedir bu Metin Oktaylaştırma takıntısı ? Tugay yıllarca kaptanlığını yaptığı takımı için '' benim klüpsel bir yapı içine girmemden ziyade ne derece gizmet verdiğim önemlidir ' sözleri ile profosyonelliğin manasını yeni nesile çok net çekilde açıklayacak kadar önemli bir spor adamıdır. Televizyon ekranlarından ona buna sallamayı meslek edinen ve her defasında Galatasaraylı olduklarını açıklayan isimlerin Türk sporu için ne gibi bir katkı yaptıklarını ve Tugay'ın tüm dünyada kabul görmüş olan duygulardan ziyade ne hizmet verdiğine bağlı klüpçülük anlayışını aşılamaya çalışmasını ,goy goyculuktan uzak direk bir adam olmasını sakin kafa ile düşünerek sorgulasınlar. Tugay mutlak suretle bir klüp ile anılmak zorunda mı ? Neden her oyuncuyu bir kalıba sokmak istiyorsunuz ? Son olarak Erhan Önal , Muhammed Altıntaş , Erdal Keser vardı Ne oldu onlara ? Gönüllerin teknik adamı Fatih Terim'in Galatasaray macerası nasıl bitmişti ? Bülent Korkmaz ile Hasan Şaş ; Neyse ...İşte anlatılmak istenenin özü ''Ben G.Saraylıyım derim. Niye diyemiyim ki? Ben Beşiktaşlıyım da derim, Fenerliyim de derim. Diyebilirsiniz ama profesyonellik anlamında baktığınız zaman hizmet ettiğiniz kulüpte iyi hizmet ettiğiniz zaman anılıyorsunuz değil mi? Blackburn’e de ben hizmet ettiğimde insanlar benim maskelerimi, Türk bayraklarını suratlarına taktılar. Blackburnlü müyüm? ''

Yorumlar

bu yazının yazılma sebebini anlayamadım pek, tugay galatasaraylıyım demedi diye küfür mü ettik biz gs'lılar ona, vay pis herif demek öyle mi dedik? sadece metin oktay gibilerin hagi gibilerin tarihte yalnızca 1 kere gelebileceklerinden ve o yüzden o kadar önemli olduklarından bahsettik.. insanlara ne kadar önem vereceğimizi, hangi kriterlere göre kalbimize yerleştireceğimizi belirleme mercisi falan mısınız? tugay kendince gayet mantıklı konuşmuş, paranın ve profesyonelliğin öneminden bahsetmiş, biz de yolu açık olsun diyoruz zaten ona..

tugay'ın metin oktay olamadığını ve asla olamayacağını söylemek niye batıyor ki bu kadar? düşünün allah aşkına metin oktay demek, galatasaray demek aşk demek.. her önüne gelene nasıl nasip olabilsin ki bu büyük paye?
ERKUT dedi ki…
Bazı forumlarad edilen küfürler mevcut. ben bu postu senin şahsına yazmış değilim. Tugay2ın röpörtajında dile getirdikleri gayet mantıklı ve profosyonel yaşamda olması gerekenler. Tugay'ın açıklamaları sonrası oyuncuyu farklı yerlerde gören bazı dimağlarda kendi düşüncelerini ve profosyonellik anlayışını dile getirdiği için suçlanması hoş değil. Ben yazımda bunu ifade etmeye çabaladım.
Adsız dedi ki…
Kapalı'nın önünde yaptığı hareketi ne yazık ki çabucak unutmuş Tugay. O hareketten de bahsetseydi keşke röportajında, "yanlış yaptık, o zamanlar gençtik" falan deseydi bari. Galatasaraylı'yım demeye mecbur değil, ama duygularımızla oynamaya da hakkı yok.