Şampiyonluk yarışının iddialı yüzü ve kazananı olmayı başaran Zenga ,Bergomi , Mattahaus , Klinsmann ve Brehme'li takım sonrası araya sıkıştırılan iki Uefa kupası zaferi dışında Serie A ve kıta futbolunu domine etmeyi başaran Juventus , Milan, Roma ve Lazio gibi takımların gölgesinde yaşamaya başlamış bir takım olamasının günahını her yeni sezon başlangıcı ile birlikte yeniden transfer hamleleri ile sonlandırma çabası gütmeye başalayan İnter ,bu girişimlerden fayda sağlayamadığı gibi çözüm sağlamaktan öte karmaşa ve plansızlık bataklığına atılan dev adımlar ile sonuçlanan kupasız günlerden fazlasını getirmemişti.Bu sıkıntılı sezonların sonrası rakiplerince loser olarak adlandırılan ve çokça kez makaraya alınan İnter , Moratti ve İnter taraftarı için şüphesiz iki dönüm noktası var. İlki şike skandalı ile sarsılan Serie A ve bu skandal sonrası iki başrol oyuncusu olan Juventus ve Milan'ın suçlu bulunarak cezalandırılması ile ligte Roma ile başbaşa kalan İnter'in ekonomik gücünü kullanarak Viera , İbrahimovic gibi önemli isimleri kadrosuna katması , Juve ve Milan takımlarının yeniden dönüşleri sonrası ile lig üzerinde kurduğu hegomonyaya karşı koyacak güce ulaşaması , ikinci dönüm noktası ise İngiltere'den sürgün yüyen ve takımın başına geçen Jose Mourinho gibi kazanma üstadına takımın emanet edilmesi. Şike skandalı sonrası boş kalan meydanın tek hakimi olma başarısı ile Serie A 'da yakalanan ivmenin CL arenasına taşınması için tek ihtiyaç olan winner ruhunu takıma enjekte edecek güç Mourinho ile yakalandı ve İnter yeniden zirve yaparak çizme içindeki lokal gücünü CL şampiyonluğu ile kıta üzerinde de tescil etti.
Yorumlar