Sıradanlaşan Dünya Kupası mı ? Yoksa Adı Büyük İçi Boş Futbol Devleri mi ?

90'lı yılların ortaları ile birlikte gelişen iletişim olanakları ,1992-93 sezonunda başlayan şampiyonlar ligi ve bu organizasyona katkı sağlayan sponsorlar ve Uefa tarafından oldukça iyi planlanan klüplere önemli gelir kapısı sağlayan yapının etkisi ile klüp takımlarının artna gelirleri ,Belçikalı futbolcu Marc Bosman ile klübü Liege arasında 1990 yılında vuku bulan anlaşmazlık sonrası Bosman tarafından açılan davanın Avrupa Adalet Divanı tarafından 1995 sonunda futbolcu sözleşmeleri konusunda mukavelelerin bitişi ile birlikte oyuncuya serbestlik tanıyan ve klüplerin mukavelesi biten oyuncudan bonservis bedeli talep edememesi, Avrupa Birliğine üye ülke pasaportu taşıyan oyuncuların serbest dolaşım hakkı kazanması kararları ile sonuçlanması sonrası ekonomik gücü olan klüplerin geçmiş yıllardaki domestik kadro yapılarının yerine uluslararası yıldızlar ile güçlendirmesi , futbol izleyicisinin Dünya üzerinde her coğrafyanın önemli yıldızlarının Avrupada izleyici ile buluşması , en üst kalibredeki oyuncuların lig ve CL arenasının dünya üzerinde naklen yayını ile sezon boyu mercek altında futbolseverlere sunulması ile merak unsurunun azalması ile gizemini yitiren Dünya kupası ,2002 Kore&Japonya ile başlayan ilk turlarda favori ve kupa şampiyonluğuna aday takımların erken vedası ile sığlaşan yapıya bu kez 2010 G.Afrika'da koşar adım gitmekte.
 Futbolun popüler güçlerinin Brezilya ve Arjantin dışında yeralan taraflarının bulunduğu Avrupa ve kıtanın futboldaki lokomotifleri İngiltere,İtalya,İspanya,Fransa,Almanya liglerinin global kadro düzenine teslim olması popüler isimlerin farklı ülkelerde yetişen oyuncuların tekelinde bulunması , teknik üstünlükten ziyede fiziksel güce dayalı oyuncuların daha fazlaca bulunduğu kadro yapıları ve bu kadronun şampiyonlar ligi ve kendi liglerideki maç trafiğinde yıpranmaları ile turnuvaya sezon içindeki güçlerinin oldukça altında gelmesi örneklemek gerekirse İngiltere'nin Peter Shilton sonrası üst düzey bir kaleci ,Lineker sonrası Rooney ve sakatlık sorunlarından fırsat bulup yeşil zeminde istikrar sağlayamayan Qwen dışında üsty düzey bir golcü çıkartamaması , keza İtalyanların yıllarca defansif kurguları ile dengeledikleri oyunda Baggio, Schilacci, Vialli,İnzaghi, Del Piero, Totti, gibi çilingir isimler çıkartamamaları, Fransa'nın daha geniş ,çözüm içeren kompakt bir kadro yapısı olmasına karşın takım içi birliktelik ve liderlik sıkıntısı yaşaması sonrası lig yapıları bu ülkelere nazaran daha içsel olmasının yanında İtalya , Fransa , İngiltere gibi rakiplerine nazaran çok daha güçlü spor kültürüne sahip Almanların eksik yönlerini kendi iç dinamiklerinde yetişen fakat köken olarak farklı milletlere ait oyuncuları takım bünyelerine adapte ederken spor disiplini aşılayan yapıları ile daha az tahribat ile atlatmaları , Erediverse'nin sivrilen isimlerinin erken yurt dışına çıkması ile sürkülasyonu yüksek yapısı ile Hollanda'nın yükseliş trendi Avrupanın baş temsilciliğinde dengeleri değiştiren etmenler olarak sayılabilir. Fizikman yıpranmış , teknik olarak yetersiz kadroların karşısında teknik meziyetleri ile oynama lüksüne sahip Hollanda , Portekiz , Brezilya , Arjantin gibi takımlar bir aylık süreçte oyanan turnuvada avantaj elde ediyor. Dünya üzerinde en büyük ve popüler liglere sahip son finalistler Fransa ve İtalya'nın erken vedası İngiltere ve İspanya'nın sıkıtılı süreci gruplardaki rakiplerinin enaz onlar kadar oyunun mücadele yönünü ortaya koyması ve en onlar kadar defansif yapıları ile oyunu sıkıştırmaları , geri planda olan futbol marka konumlarında daha istekli ekstra performnas ile mücadeleleri karşındaki çözüm üretmekten uzak yıpranmış isimlerin oluşturduğu adı büyük futbol adına performans olarak küçük yapılarının sonuçları...

Yorumlar