Beşiktaş Çökerken Schuster ve Medya


Sezonbaşı ve devre arası Beşiktaş tribünlerinin alışık olmadığı çapta fiyakalı isimler ile takviye edilen bir kadro ilk yarıda zirveden uzakta kalmasına karşın umutlu ve sezonun kalanına dair ışıltılı bakışlarla ilk maçı bekler durumdaydı. Manisa deplasmanında zorda olsa aşılan ilk eşiğin ardından lig yarışına İnönü stadında beş gollük Buca galibiyeti ile atılan adım tribün ve oyuncu kadrosu üzerine dikilmek istenen özgüven gömleğinin ilk provasını geçiyordu. Buca maçı sonrası rakibin kapasitesi ve sezon performansı önemsenmeksizin gerek medya gerekse Beşiktaş menşeili yorumcular tarafından jüpiterden gelen ışık misali pohpohlanan takım zirvedeki rakiplerine oldukça tehditkar çığlıklar gönderiyor görüntüsü hakimdi. i.B.Belediye ve karabük maçlarında Beşiktaş gerçeğinin önüne geçen mazeretler Ankaragücü , Fenerbahçe ve Dinamo Kiev maçları sonrası günyüzüne çıktı. Gelinen noktada aynı medya ve Beşiktaş menşeili yorumcular için reçetede Bernd Schuster ile yolların ayrılması yazılıyor.Takımın başarısız olduğu ve geri viteste gitdiğini kabul ediyor ve eleştirileri normakl karşılıyorum lakin daha önce Del Bosque , Aragones, Kalli , Rijkaard, Lucescu ,Gerets, Tigana gibi birçok teknik adamın ardına teneke bağlandığı ve yeterliliklerinin tartışıldığı medya tarafından aynı senaryonun Schuster içinde vizyona konmasını hatta ondan sonra gelecek olanlar içinde ısıtılığı yeniden sunulacağını bilmek Türk spor medyası için acı ve düşünülmesi gereken bir damak tadından ibarettir. Schuster'in Fatih Tekke olayı ile birlikte tırmanmaya başlayan olumsuzlukları, rakip takımlar hakkındaki yorumları ve bazı maçların ardından oyuncuları hedef tahtasına mimlemesi, İ.Üzülmez ve Ferrari mevzuları sonrası tutumuna ilaveten takımın oyuna küsen performansı ile birlikte ardarda gelen kabul edilemez saha sonuçları Schuster'in hanesindeki eksiler olarak önplana çıkmakta. Beşiktaş için lig üzerinden Uefa Avrupa Ligi bileti alma olanağı kaf dağının ardında sezonun kalanında Avrupa kupalarına katılma adına tek alternatif Ziraat Türkiye Kupası kaldı. Beşiktaş kupa ile birlikte sezonu kupa ile kapatarak camiasını bir teselli verebilir ve başlayacak olan sezon öncesi güven kazanarak Avrupa yolunu açabilir.Kupa iddasını sıcak tutan ve yarı final yolunu açan Beşiktaş'ın mevcut yapısı ile yarı finalde Gaziantepspor yada Galatasaray karşısında final bileti alması kolay görünmemekte.Ziraat Türkiye Kupasında yaşanacak kayıp bu sezon ile birlikte yeni sezonuda yaralayacak bir darbe açmaya yeterlidir.Beşiktaş adına kayıplar yılı olarak devam eden sezonun kalanında herşeye rağmen Schuster ile yolların ayrılarak yerli yada yabancı bir teknik adam ile sezonu tamamlama şeçeneği geçmişte çokça kez tecrübe edilen bir puzzle olarak makul ve mantıklı bir girişim olmayacaktır. Beşiktaş yönetiminden bağımsız olarak Schuster'in istifa sı ile oluşabilecek bir teknik adam değişikliğinde muhakkak Beşiktaş yeni bir teknik adam ile anlaşacak ve sezonun kalanı ile yeni sezonu yeniden planlayacak lakin olası bir yabancı yeni teknik adam adınada aynı bildik Beşiktaş ve ligi tanımıyor ,geçiş ve alışma süreci , sistemi ve takımı yerleştirme devresi minvalinde söylemlerle yada yerli bir teknik adam ile anlşama sağlanması durumunda ise Beşiktaş için erken mi ? ile başlayıp bizim çocuk ile devam eden sıradanlaştırma ve kontrol altına alma girişimleri ile medya tarafından altı oyulacak akabinde yeniden teknik adam değişimine dek gidecek yolda kayıp yeni bir sezonun tohumları ekilecektir.Her koşulda tüm olumsuz sonuçlara ve geri giden takım görüntüsüne karşın Schuster ile devam etmek ile yeni maceralara atılmak arasında kötü senarya açısından fark yoktur. Schuster'in enazından yeni sezonda iyiye doğru adım atma olasılığı yeni gelecek bir teknik adamdan çok daha yüksektir.

Yorumlar