Ricardo Andrade Quaresma , futbolu içgüdüsel olarak sezgileri ile oynayan kıvrak bilekli , saha içinde biçilen role girmekten ziyade aklına estiği gibi oynayan özgürlüğüne düşkün asi ruhlu karakter. Sahada Quaresma gibi bir oyuncuya sahipseniz saha içinde öngörülemez gelgitlere kapılmaya hazırlıklı olmak zorundasınız. An gelir beklenmedik bir solo ile tüm sıkıntıları çözen sizi yeni hayallere zerk eden bir kurtarıcı, an gelir bir çuval inciri berbat eden , tüm takımın oyun örgüsünü ve saha içi dinamiğini sabote eden bir kiralık katil ile yüzleşebilirsiniz.
Çocukluk yıllarında hokey oyuncusu olma hayaline abisinin yönlendirmesi ve ekonomik gerekçelerle veda eden ve kısa sürede yetenekleri ile alt yaş gruplarında sivrilen, futbol topu ile bütünleşen Quaresma 17 yaşında Portekiz U 17 milli takımı ve Sporting Lizbon forması ile dikkat çekti. 2003 yazında 6 milyon euro ve Fabio Rochemback karşılığı Barcelona ile La Liga yolunu tutan Quaresma , sezona ilk 11 oyuncusu olarak giriş yaparken seri ve kıvrak çalımları öldürücü pasları ile Nou Camp çimlerinde dikkat çekmesine rağmen skor tabelasına efektif katkı sağlayamaması, fazlaca bireysel oyun tarzı dönemin teknik direktörü Frank Rijkaard tarafından tasvip edilemedi. Sezonun ikinci yarısında yaşadığı sakatlık ile formasını çıkartmak zorunda kaldı ve sezon sonunda Rijkaard ile birlikte olmayacağını açıklaması ile Deco + 15 milyon euro karşılığı Porto ile takas edildi.
Avrupa'nın yıldız parlatma ve pazarlama fabrikası konumunda olan Porto'ya transfer genç Portekizli için ülkesinde yenilenme ve daha büyük sıçramaya hazırlık aşaması olacaktı. Porto forması ile 2004-05 sezonu ile başlayan dönem Quaresma adına en efektif ve gösterişli yıllarının başlangıcı olacaktı. Dört sezonluk bölümün son üç sezonunda 7 gol asistlik ortalama ile oynarken ülkesinde iki kez yılın oyuncusu seçildi. Estetik ve gösterişli oyun tarzı ile tekrar Avrupa futbol devlerinin radarına girmeyi başardı. 2008 yılında İnter ile anlaşma imzalarken takımın başında Jose Mourinho'nun varlığı ve onun özellikle talep ettiği oyuncu olarak başlayan Serie A macerasında ilk sezonunda Luis Figo'yu yedeklemek ten öte gidemezken ikinci sezonunda işler aynı Barcelona dönemi gibi yolunda gitmedi. Transfer listesinin en başına adını yazan Jose Mourinho, Quaresma için büyük bir oyuncu olduğunu amam taktik disipline uymayan oyun tarzı ile takımda işinin zor olduğu belirtip, vatandaşını Şampiyonlar Ligi listesinin dışında bırakınca Q7 için Premier Lig devi Chelsea'nin daveti iyi bir fırsattı. Chelsea ile satın alma opsiyonlu kiralık sözleşme ile transfer oldu.Dönemin teknik direktörü Guus Hiddink tarafında genelde sonradan oyuna dahil edilen , fazlaca şans tanınmayan Quaresma kötü geçen Premier Leaue macerası sonrası Jose Mourinho tarafından Luis Figo'nun 7 numaralı forması ile tekrar şans verilen Quaresma için 2009-10 sezonu da Mourinho'nun taleplerini karşılama konusunda yetersiz kaldı.
2010 yazında 7,2 milyon euro sözleşme fesih bedeli karşılığı tribün şovları ile Beşiktaş'a imza attığında tribünler Porto forması ile son dakika golü ile takımlarını yıkarken gönüllerine giren aşkları ile buluşuyordu. Beşiktaş forması başarılı ve doyurucu maçlar çıkartan ve takıma transfer olana Guti, Simao, Almeida, Fernandes, Sidnei , Bebe gibi isimlerle birlikte Q7 ve Çetesi olarak adlandırılan oyuncu için üçüncü sezonunda kulübün ekonomik dar boğazı sonrası başlatılan Feda döneminde başkan Fikret Orman ile ters düşünce yollar ayrıldı. Beşiktaş sonrası Al-Ahli ile geçirilen yarım sezonluk Arabistan dönemi sonrası Porto'ya döndü. İnsan nereye giderse gitsin nerede olursa olsun gözleri her zaman ilk mutlu olduğu yeri arar misali döndüğü Porto'da 1,5 sezon içerisinde kendini buldu. Özellikle 2014-+15 sezonunda Bayern Münih karşısındaki etkili oyunu ile kendini tekrardan hatırlatan Q7 , özellikle Beşiktaş taraftarının derin iç çekmelere zerk ediyordu. 2015 yazında kimsenin beklemediği bir şekilde Q7 ile Beşiktaş'ın yolları tekrar birleşirken geçmişte ayrılık faturasını kesen Fikret Orman be sefer Q7 ile taraftarı tekrar kavuşturan başkan oluyordu. Quaresma 33 yaşın tecrübesi ve olgunluğu ile bir başkaydı bu sefer. Beşiktaş'ın 7 numaralı forması o dönem takımın en önemli yıldızı olan Gökhan Töre'de olduğu için 77 numaralı forma ile tribünleri selamladı. O sezon özellikle sezonun ilk yarısında genelde 90 dakikayı tamamlamam konusunda sıkıntı çekmesine rağmen özellikle ikinci yarı performansı ile takımın şampiyonluğunda önemli katkı sağladı. 2016-2019 yılları arasında takımın en büyük yıldızı ve problem çözme anahtarı olana oyuncu Beşiktaş forması ile Uefa Avrupa Ligi , Şampiyonlar Ligi ve Süper Lig olmak üzere 108 maç 12 gol 35 asistlik performans sergilerken Portekiz milli takımı ile Avrupa Şampiyonluğu kazanırken Beşiktaş ile yarım kalan aşk 2 şampiyonluk ve başarılı bir Şampiyonlar Ligi dönemi ile tamamlanırken Quaresma ile Beşiktaş tribünleri arasında anlatılmaz bir bağlılık oluşuyordu. Q7 , tüm falsolarına rağmen taraftarın haksızlığa isyanı, forma için verdiği mücadelesi ve asi ruhu ile saha içinde yapmak istediklerini yapan kimliği ve vücüt bulmuş ruhuydu. Kimisi için takımı orta kafa gol oynamaya mahkum eden potansiyel felaket , kimisine göre ise ruh katan bir cengaver , kimi için ise ağızlarda hoş tat bırakan bir futbol cambazı ...
Quaresma ve Beşiktaş bu sezon başında tekrar yolları ayırdı ve bu ayrılış artık son veda gibi duruyor. Benim için Q7 asla tam mutluluk getirmeyen varlığı ile mutlu olurken dahi hüzünlere gark eden, unutulmaz ve vazgeçilmez çok sevilen ama aynı zamanda en çok öfkelendirilen tarifi imkansız bir oyuncu. Quaresma'yı seven , sevmeyen onun sıra dışı bir yetenek olduğunu kabul eder. Sıra dışı yetenekler genelde sıra dışı karakterlerdir. Free Style oyun tarzı ile futbolu kendi zevki ve hayata karşı bir tavır olarak sergileyen Rabona, Trivela ve bol çalımlı tarzı ile mutluluğu için futbol oynuyor.
Yorumlar