Ligin son maçı oynanmadı. Beşiktaş için olasılıklar silsilesine bağımlı olmasına Şampiyonlar Ligi ön eleme şansının olduğu , yeni sezon öncesi ekonomik girdi sağlamaya yönelik önemli bir hedefe yelken açılabilecek bir maçı var. Bu ortamda Burak Yılmaz Fransa'nın Lille takımına gitmek üzere , Boeteng kiralık sözleşme sonu açıklaması ile takımdan ayrılırken Gökhan Gönül'de Fenerbahçe ile anlaşmaya varıyor. Tüm bunlar kulüp ve oyuncular arasında ortak mutabakat sonrası gerçekleşmiş ve bu üç futbolcuyu da suçlayacak değilim. Tek merak ettiğim bu olaylar örgüsü en azından ligin son maçı oynandıktan sonra gerçekleşse kim ne kaybederdi ?
Yeni sezon için şaşalı transferler olmayacağını hepimiz biliyoruz ama son iki günlük süreç bize durumun vahametinin daha da kötü olduğuna dair doneler sunmakta. Sergen Yalçın tarafından 9-10 transfer ihtiyacı dile getirilirken ilk 11 oyuncularının takıma veda etmesi yeni sezona komple sil baştan bir kadro kurulması gerekliliğini ortaya koydu. Bu ihtiyacı Türkiye ligi içinde kendini ispatlamış isimlere yönelerek çözmek zorundayız. Burak Yılmaz sonrası Papis Cisse ve Adis Jahovic ikilisi ile çözüm bulunabilir. Alanya ile sözleşmesi biten Junior Fernandes takıma dahil edilmeli. Şartları uygun olursa Kasımpaşa forması giyen Yusuf Erdoğan alınabilir. Birde transfer sezonun sonlarında yada başlarında bir fırsat transferiyle forma ağırlığı ve gücü ile mevcut rakiplerinde aynı sıkıntılarla baş başa olduğu ortamda zirve yarışında yer buluruz. Takımın bu girdaptan çıkması için istikrarlı bir yönetim , planlı transfer harekatı ve feda sonrası olduğu gibi ekonomik gerçekleri es geçerek yüksek maliyetli oyuncu transferine yönelmeden 5-6 sezonluk bir plan yapılmalı. takım ile büyürken takımı da büyüten bir oyuncu grubu oluşturulmalı. 2020-21 takımı yarışmacı kimliğini de koparmamak adın bonservisi elinde, lig dinamiklerine hakim, lig performans istikrarı bulunan isimlerle geçiş dönemi olarak kullanılmalı.
Yorumlar