Juan Roman Riquelme futbol sahlarında izlediğimiz son klasik 10 numaralardan ,büyülü bilekleri ile fizik mücadelenin zirve yaptığı futbol sahalarında estetik ve zeka ile fark yaratan adam. Boca Juniors efsanesi.10. Riquelme için oldukça özel bir sayı. Forma arkasına tek yakışan rakam. Babasının yerel bir çete üyesi olduğunu öğrendiği yaş. 10 Riquelme'yi tanımlayan sayıdır. 1980'leri etkisi altına alan efsane Dallas dizi ve onun baş karakteri Jr. Ewing dünya televizyonlarında asla ulaşılamayan en çok tanınan ismi ve Juan Roman Riquelme'nin adı için annesine ilham veren sabun karakter oldu.
Riquelme'nin futbol gelişiminde en önemli durak Argentinos Juniors oldu. La Paternal'da Diego Maradona ile ilk karşılaştırmanın yapılması gecikmedi. Riquleme gerçekte Maradona ile benzer bir oyuncu değildi. Her ikisi de muazzam yetenekli ve etkili oyuncular olmasına karşın oyun stilleri ancak mıknatısın farklı iki kutbu kadar birbirine yakın olabilirdi. Yeni Maradona etiketi ona yapıştırılmasına karşın Riquleme için bu etiket anlamsızdı. O Riquelme olmayı çoktan kafasına koymuştu. Redondo ve Maradona gibi isimlerin yetiştiği Argentinos alt yapısı onun yeteneklerinin farkındaydı ve geleceğe dair umut besledikleri gencin üstüne titriyorlardı . Riquelme ise farklı hayallerdeydi. River Plate tarafından kulübe gelen transfer teklifini ret ettiğinde ortam kızışmıştı. Boca taraftarı olan Riquleme için sonunda beklenilen oldu ve kalbinde yaşayana aşkı Boca onun için 800 bin dolar ödemeyi göze alarak Riquelme'yi transfer etti. 1196 yılında atılana imza ile başlayan birliktelik Riquelme'nin kulüp efsanesi olarak Maradona ile birlikte adının anılacağı 20 yıllık birlikteliğin başlangıcı oldu.
Kısa sürede La Bombenara'da kendi hayran kitlesine yaratmayı başardı. Saf yetenek olana bu çocuk hiç birşey olmasa bile bir şeyler yapabilen tılsımlı ayaklara sahipti. 6 sezonluk ilk Boca Juniors döneminde 2 kez Lig 2 kez Copa Libertadores ve 1 kez İnternacional Cup şampiyonluklarında yapım ve yönetimde Juan Roman Riquelme adı vardı. O artık La Bombenera'nın Asil Kralıydı.
Riquelme için çokça skor üretmesine ve bu konuda üst düzey potansiyeli olmasına rağmen tabelayı direk değiştiren adam olmanın önemi yoktu. Onun için oyunu kurgulayan, tasarlayan , kurgunun sonunu hazırlayana adam olmak futbol keyfi için çok daha kıymetliydi .O musluğu kontrol eden vana gibiydi Riquelme'yi küstürmek vanayı kapatmaya eşdeğerdi. Onun önemi onun yokluğunda kat be kata öne çıkıyordu. O orkestra şefiydi.
1996-2002 arası Boca için 194 maçta attığı 44 gol onun Boca oyununa sağladığı katkı, takım üzerinde yarattığı farkı anlamak yada anlatabilmek adına çok az şey söyler. Avrupa kulüplerinin ısrarlı tekliflerine rağmen Boca'da kalmayı tercih eden Riquelme için kardeşinin fidye için kaçırılması 6 sezonluk Boca kariyerine veda etmesine sebep oldu. o sezon Güney Amerika'da yılın futbolcusu şeçildi. Barcelona onun için 11 milyon dolar ödedi. İmza töreni ile birlikte Barcelona taraftarları onun yeteneklerinin farkında yapabileceklerini öngörür şekilde Riquelme'nin ilk maçını beklemeye başlamıştı. İlk maçında Parma'ya iki gol atmasına karşın merkez orta saha geldiği takımda sol kanata oynatılmaya başlandı. Barcelona taraftarlarının öngöremedikleri şey Teknik Direktör Luis Van Gaal'in ondan faydalanmayacak olmasıydı. Saf yetenek olan Riquelme futbolun en manasız safsatası ''sisteme uymamak'' ile yaftalanıyordu. Kötü geçen sezon sonrası onun için Villareal dönemi başladı. Manuel Pellegrini yönetimindeki Villareal'de onun ile aynı kaderi paylaşan Manchester United'a büyük umutlarla transfer edilen amam futbolculuk genetiğiyle oynanarak başarısız addedilen Uruguaylı Diego Forlan ile birlikte oynayacaktı.
Manuel Pellegrini yönetiminde kasaba takımı kimliğindeki Villa Real Şampiyonlar Ligi gediklisi La Liga'nın zirve takipçisi takımı, Riquelme Avrupa'nın saygınlığını kazandığı klas 10 numara, Forlan ise teknik kalitesi ile zarif bir orta saha oyuncu yeteneğine sahip muazzam bir santrafor olarak kendini ispatlamıştı. Manuel Pellegrini ile ilişkilerinde Şili'li teknik adam ona saha içi ve saha dışında serbestlik tanıyana babacan bir tavırda davranıyordu. Villareal onun etrafına bir takım kurmuştu. Riquelme kendisine sunulan tüm iyi şartlara rağmen Avrupa futbolunun temposundan doğana bezmişlik , 2006-07 sezonun ortasında annesini ilerleyen rahatsızlığı ve Boca'dan gelen ekonomik anlamda iyi teklif sonrası Villareal'den izin alarak ülkesine Boca Juniors'a döndü. Riquelme'nin 2007 yılındaki vedası Avrupa futbolunda klasik futbol rüyası ile modern futbol arasındaki son bağı kesecekti.
Boca Juniors formasıyla ikinci döneminde 187 maç 48 gol ile oynarken 2008- 2001 Lig ve 207 Copa Libertadores şampiyonluğu kazandılar. Bu sefer yanında Boca tarihinde önemli yere sahip Martin Palermo vardı. İki farklı karakter aynı sevdanın peşinde Boca formasında bir araya gelmişti. Yetenekten ziyade azim, hırs ve mücadele ile sonuç alan Martin Palermo ve yetenek, oyun görüşü ile sonuç alan Riquelme. Palermo, kulüp tarihinin en golcü oyuncusu olarak tarihe geçerken Riquelme ona bir çok kez son vuruş noktasında kılçıksız balık servis etmesiyle katkı sağladı.
Yorumlar