Kızılyıldız 1991


  
1991 yılı Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası Şampiyonu Kızılyıldız. Balkan Futbolunun son Avrupa Şampiyonu takımı. 90'lı yılların başına kadar olan dönemde kulüpler kadro ağırlığını kendi ülkesinde yetişen oyuncularla kurmak zorundaydı. Ülke dışı oyuncu 2 yada 3 kişilik kontenjana bağlıydı. Bu her hangi bir kulübün tüm iyi oyuncuları aynı kadroda toplamasına olanak tanımıyordu. 90 yıllarla birlikte  Komünizm'in çöküşü ile beraber dağılan Doğu Bloku ülkeleri, futbol piyasasındaki değişimin ilk halkasını oluşturuyordu. Dağılan Doğu Bloku yapısı bu ülkelerde  sporun propaganda aracı olarak kullanılması ile futbolcuların 25 yaşını doldurmadan ülke dışına çıkışını yasaklayan tutum ortadan kalkarken Avrupa futbolunda yabancı kısıtlamasının kalkması ile futbol farklı bir boyuta taşındı. Kulüp futbolunu değiştiren altın vuruş ise 1995 yılında yürürlüğe giren Bosman kuralları ile yapıldı. Bosman öncesi sözleşmesi sona eren futbolcunun bonservis hakkı kulübünde kalıyordu.Oyuncu başka bir kulübe gidecekse bonservis bedeli ödemekle mükellefti.Kulüp oyuncu için belirlediği bonservis bedelinin % 25' kadar tutarı oyuncuya maaş olarak ödemekle yükümlüydü. Futbolcu kulüp için demirbaş bir metaydı. Bosman kurallarıyla birlikte bonservis yönetmeliğinde meydana gelen değişim, oyuncuların mukavele süresi boyunca kulübe bağlı olmasını sağlayan yönetmelik  kulüp futbolunu kökünden değiştirdi. Sözleşmesi biten oyuncu artık serbestti. Bu süreçle birlikte Beş büyük ligin takımları ağırlık olamak üzere  düzeyinde tüm organizasyonları domine eden 10--12 kulüplük bir yapı oluştu.


 İşte tüm bu değişimlerin öncesinde  Balkan Futbol tarihinin  Efsane Kızılyıldız takımını oluşturan temel isimler Stojanovic,Belodidci, Prosinecki, Saviceviç, Pancev, Mihailovic'di. Kadrodaki tek yabancı oyuncu olan Miograd Belodedici, 1986-86 sezonunda Steau Bükreş formasıyla Avrupa Şampiyon Kulüpler kupası zaferi kazandı. 1988 yılında Romanya'da baskıcı  Nikola Ceausesku rejiminin baskılarından kaçarak Yugoslavya'ya geldi. Ardından 10 yıl hapis cezası olmasına karşın Kızılyıldız forması giyen Belodedici için Romanya topraklarına dönmediği takdirde bunların önemi yoktu.  Kızılyıldız ile kariyerinin  ikinci Avrupa Kupası şampiyonluğunu kazanmadan önce top kullanma becerisi, temiz savunması ile dönemin en klas liberolarından olduğunu gösteriyordu. 



 Kızılyıldız takımın orta saha maestrosu ise Robert Prosinecki,  saf yetenek ve teknik kalitesiyle oyunu nakış gibi işleyen bir maestro olarak, Dejan Savicevic ve Darko Pancev ile birlikte Kızılyıldız'ın hücum gücünü oluşturuyordu. Bu üçlü  Kızılyıldız tarihinin en iyi hücum üçlüsü olarak görülmekteler. Orta sahada Mihajlovic , Jugovic ikilisi takıma direnç katarken teknik beceri konusunda da sınıf oyuncular olarak dikkat çekiyordu. 

 Teknik Direktör Ljupko Petkoviç yönetiminde Kızılyıldız'ın  Grasshopers ile  başlayan Avrupa Şampiyonluğu yürüyüşünde İskoç Şampiyonu Glasgow Rangers'ı 3-0 lık ilk maç galibiyeti ile Marakana elediler. Maç hakkında yıllar sonra konuşan  Glasgow Rangers Teknik Direktörü Greame Souness, Kızılyıldız'ı  ''Yardımcımı izlemeye yolladım. Gelen raporda işimiz bitti yazıyordu. Onların genç oyunculardan kurulu lakin üst kalibre bir takım olduğunun farkındaydık . Beklenilen oldu ve elendik.'' diye özetlemişti. Çeyrek finalde Doğu Alman Şampiyonu Dinamo Dresden ile rakip oldular. Marakana'da ilk maçı 3-0 kazanırlarken maçın yıldızı Robert Prosinecki oluyordu. Rövanşta 2-1 öne geçtiklerinde tribünlerden yabancı maddeler atılmaya başlayınca maç tatil edildi ve 3-0 hükmen kazanarak Federal Alman şampiyonu Bayern Münih ile rakip oldular.  

 80 bin kişilik Münih Olimpiyat stadı maç öncesi Bayern adına avantaj olarak görülüyordu. Kızılyıldız Pancev ve Prosinecki ikilisinin önderliğinde 2-1'ilik deplasman galibiyeti ile avantajı ele alıyordu. Marakana'ya avantajlı çıkan Kızılyıldız için işler rövanşta zor geçiyordu. Mihajlovic ilk yarıda  35 metreden attığı frikik golü ile Raİmond Aumann'ın şaşkın bakışları arasında Kızılyıldız'ı öne geçirdiğinde bu düşünceler yerini  coşkuya bırakmıştı. Bayern Münih pes etmedi. 61 ve 66'da bulduğu iki golle öne geçti. Maç uzatmalara gidecekken Prosinecki'nin ceza sahasına gönderdiği topa Pancev ile birlikte müdahale eden Klaus Augantaler'in kendi kalesine attığı golle Kızılyıldız en çok zorlandığı rakibi de geçmeyi başarmıştı.Kupa ile aralarında kalan tek engel  Marsilya kalmıştı. 

İtalya'nın Bari şehrinde oynanan final öncesi Tigana ,Waddle , Papein, Amoros  ve eski dost Dragan Stojkovic'li kadrosu ile Marsilya, 20-23 yaş arası oyuncularla kurulu Kızılyıldız karşısında favoriydi. Maç öncesi Teknik Direktör  Ljupko Petkovic ilginç ve cesur bir kararla   ofansif futbol gücü ile finale çıkan takımına defansif bir oyun yapısı ile saha sürdü. Maç sıkıcı bir temponun ardından golsüz berbere bitti. Şampiyonluk tayini  seri penaltı atışlarına kalmıştı. Yugoslav liginde berabere biten maçların sonunda penaltı atışı ile kazanan tayini yapılması Kızılyıldız için burada avantaj oluyordu. Marsilya, Manuel Amoros'un ayağından ilk penaltıyı kaçırdı. Kızılyıldız  4 penaltıyı gole çevirdi ve Şampiyonluk Kupasını kucakladı. 


  Maç ile ilgili anılarını anlatan  Sinisa Mihajlovic 'Maçtan önce 1 hafta önce takım halinde Marsilya'nın maçlarını izledik. Ljupko Petkoviç bize hücum futbolu oynamaya devam etmemiz halinde onların kontralarına karşı çaresiz kalacağımızı,  topu onlara bırakarak oynamamız gerektiğini anlattı.'' şeklinde taktik değişimin sebebini açıklamıştı.  Şampiyonluk sonrası  Kızılyıldız kadrosu Avrupa pazarında en kıymetli ürün olarak kapışıldı. Prosinecki  Real Madrid'e , Pancev İnter'e, Mihajlovic Roma'ya , Jugovic Sampdoria'ya ,Savicevic ise Milan'a gitti. Kızılyıldız kadrosu şampiyonluk sonrası dağılırken Yugoslavya ve Yugoslav futbolunu ise toplumsal ayrışma ve etnik kökene bağlı siyasi karışıklıkların körüklediği iç savaş ile dağıldı. Kızılyıldız'ın 1991 Avrupa Şampiyonluğu Balkan futbolunun devler arenasındaki gövde gösterisi olarak ölümsüzdür. Günümüz futbol yapısında bu zaferin tekrarlanması Balkan futbolu için ulaşılması imkansız bir hedeften ötesi değil. 

Yorumlar